Seyyareler Yangını
- Eray Yıldız

- 19 Ağu 2023
- 1 dakikada okunur
metcezirler fotoğrafhanesinde uçup giden her şey kadar yüzün
eskidi sandım zifir ormanlarda sır oldu aşikâr sandığım
alyans gölgelerini aramızdan çeken mevsimde bulandı huzmeler
gece oldu çok defa dansa kalktığım güvercin boynunda
yanmaya bulaştı lâle, kaynayan kanı devşirip devşirip
yine de nakış diken eline batan iğne elbet sızlatır beni sevgilim
yüzünün bir menderes ovası gibi dinginleştiğini yıllarca izledim
meğer sana bakılan pencerede asâ kadar çürümüş zaman*
adın ateşin kûfî ritminde aynalar içine kar ile düşüvermiş
oysa ben güzelliğinin yankısına bakıp bakıp incinedurmuşum
gözümün akı ne kadar da karıncalanıyor çok kez geçti mevsim incirlerden
yine de parmak ucuna değen iğne elbet kanatır beni sevgilim
ertelenen ne varsa yaklaştırdı vahşi bir ordunun savaş nidalarını
kaybettim bağrımda çakırdikenlik kuruldu talan edip gülzarı
unuttum seni diyor pencereler boyunca unutmabeniler yetiştiren
dönüp gelen ne varsa toz, toprak kadar yele verilmiş
zaman bir eşkıya gibi deviriyor son damarı da kuruyan selviyi
son müverrih hafız içimde ölmüş gibi geçtiğim ne varsa bulantılı
şimdi nasıl dirilir boynu düşmüş tüm sultanlar küheylanlarıyla beraber
ardımdan dökülüp dökülüp büyüyor paslı akisler
yine de iğnedir bülbül nakşını diken elbet anlatır beni sevgilim
lavinyalarla süslerim deyü dolaştığım hasbahçelerin kapıları
tutuştum anlatmıyorumdur artık genzimde seyyareler yangını
*Sezai Karakoç, İlk, ‘Sana baktım yıllarca hep aynı özlem penceresinden’.




Yorumlar